Menopoz sadece sıcak basması değil:! Vücut baştan aşağı değişiyor
Menopoz süreci, bilinen sıcak basmaları ve ruh hali değişimlerinin çok ötesine geçiyor. Hormonlardaki düşüş; kaslardan eklemlere, deriden sinir sistemine kadar pek çok alanda beklenmedik sorunlara yol açabiliyor.
Menopoz, adet döngüsünün kalıcı olarak sona ermesiyle tanımlanıyor ve çoğu kadında 45-55 yaş aralığında görülüyor. Ancak belirtiler, menopozdan 10 yıl öncesine kadar başlayabiliyor. Bu geçiş dönemi perimenopoz olarak adlandırılıyor. Bu süreçte vücutta östrojen hormonunun azalması, sadece üreme sistemini değil, birçok organ ve sistemi doğrudan etkiliyor.
Menopozda kas ve eklem ağrıları sanıldığından daha yaygın
Menopoz döneminde kadınların yarıdan fazlası kas ve eklem ağrılarından şikâyet ediyor. Bu ağrılar bazen omuz sertliği, kas kaybı ve eklem hareketlerinde kısıtlılıkla birlikte görülüyor. Günlük yaşamı zorlaştırabilecek düzeye ulaşabilen bu tablo, çoğu zaman “yaşlanmanın doğal sonucu” sanılıyor.
Cilt kuruluğu ve kaşıntı artıyor
Hormon seviyelerinin düşmesiyle birlikte cildin nem tutma kapasitesi azalıyor. Bu durum, ciltte kuruluk, incelme ve kaşıntıya neden olabiliyor. Özellikle duş sonrası ciltte gerginlik hissi menopoz döneminde daha sık yaşanıyor.
Göğüslerde dolgunluk kaybı görülebiliyor
Menopozla birlikte meme dokusunda değişimler oluşabiliyor. Bez dokusunun azalmasıyla göğüsler daha yumuşak bir yapı kazanabiliyor ve dolgunluk hissi kaybolabiliyor. Bu durum estetik kaygılara da yol açabiliyor.
Ağızda metalik tat ve yanma hissi
Bazı kadınlar menopoz döneminde ağızda metalik tat, yanma, karıncalanma ya da uyuşma hissi yaşayabiliyor. Bu durum, tat alma duyusunu etkileyerek günlük yaşam konforunu düşürebiliyor.
Ağız kuruluğu ve diş sorunları artabiliyor
Östrojen azalması, tükürük üretimini de etkileyebiliyor. Ağız kuruluğu; diş eti hassasiyeti, kanama ve uzun vadede diş kaybı riskini artırabiliyor. Menopoz döneminde ağız sağlığı sorunları daha sık görülüyor.
Vücut kokusunda değişim yaşanabiliyor
Menopozun kendisi doğrudan vücut kokusuna neden olmasa da, hormon dalgalanmaları terleme düzenini etkileyebiliyor. Özellikle ani terleme atakları sırasında vücut kokusunda belirginleşme fark edilebiliyor.
Tırnaklar kırılganlaşıyor
Birçok kadın menopoz sonrasında tırnaklarının daha kolay kırıldığını ve kuruduğunu belirtiyor. Bunun nedeni, nem tutma kapasitesinin ve kolajen üretiminin azalması olarak gösteriliyor.
Baş dönmesi ve sersemlik hissi
Menopoz döneminde bazı kadınlar zaman zaman baş dönmesi ya da sersemlik hissi yaşayabiliyor. Hormonlardaki değişimlerin sinir sistemi ve dolaşım üzerindeki etkisi bu duruma yol açabiliyor.
Kulak çınlaması görülebiliyor
Menopoz her kadında olmasa da, bazı kişilerde kulak çınlamasını tetikleyebiliyor. Bu durum, işitme sistemiyle ilişkili sinir ve kan dolaşımı değişimleriyle bağlantılı olabiliyor.
Karıncalanma, uyuşma ve ciltte garip hisler
Menopoz sürecinde bazı kadınlar ciltte karıncalanma, uyuşma ya da “bir şeyler dolaşıyormuş” hissi tarif ediyor. Sinir uçlarının hormon değişimlerine hassasiyeti bu durumu açıklıyor.

Elektrik çarpması benzeri hisler
Nadir de olsa, menopoz döneminde kısa süreli elektrik çarpması hissine benzer ani sarsıntılar yaşanabiliyor. Bu durum genellikle geçici oluyor ancak rahatsız edici bulunabiliyor.
Mesane zayıflığı günlük yaşamı etkileyebiliyor
Menopozla birlikte mesane ve pelvik taban kasları zayıflayabiliyor. Öksürme, gülme veya ağır kaldırma sırasında idrar kaçırma şikâyeti bu dönemde daha sık görülüyor.
Menopoz vücudu bir bütün olarak etkiliyor
Menopoz sürecinde yaşanan hormon düşüşü; kas-iskelet sistemi, cilt, ağız sağlığı, sinir sistemi ve mesane üzerinde önemli etkiler oluşturabiliyor. Bu değişimler yaşam kalitesini belirgin şekilde etkileyebiliyor.
Her kadında belirtiler farklı şiddette ve farklı kombinasyonlarda görülebiliyor. Bu nedenle menopoz, tek tip bir süreç olarak değil, kişiye özgü bir geçiş dönemi olarak değerlendiriliyor.
https://www.nationalturk.com/saglik/d3-k2-vitamini-fiyati/




