Tip 5 diyabet resmen tanındı! Yıllardır göz ardı ediliyordu

Uluslararası Diyabet Federasyonu (IDF), yıllardır yetersiz beslenme ile ilişkilendirilen ve çoğunlukla genç, zayıf bireylerde görülen diyabet türünü resmen "tip 5 diyabet" olarak tanımladı. Bu yeni sınıflandırma, milyonlarca kişinin yaşadığı ancak teşhis edilemeyen bir sağlık sorununa dikkat çekiyor.

Yıllar boyunca sadece tip 1 ve tip 2 diyabet konuşulurken, aralarında gebelik ve genetik nedenlere dayalı alt türlerin de bulunduğu birçok diyabet tipi sessizce varlığını sürdürüyordu. Bu sessizlik, özellikle düşük gelirli ülkelerde milyonlarca kişinin ölümüne yol açan bir diyabet türü için geçtiğimiz günlerde sona erdi.

Uluslararası Diyabet Federasyonu, malnütrisyonla ilişkili bu diyabet türünü artık “tip 5 diyabet” olarak resmen tanımladı. Kararın merkezinde ise bu alanda uzun yıllardır araştırmalar yürüten Dr. Meredith Hawkins yer alıyor.

Tip 5 diyabetin sessiz kurbanları

Tip 5 diyabet Güney Asya, Afrika ve diğer düşük gelirli bölgelerde sık görülen, genellikle zayıf ve genç bireylerde ortaya çıkan, insülin eksikliği ile seyreden bir hastalık. Ancak bu eksiklik tip 1 diyabetteki gibi bağışıklık sisteminin saldırısı sonucu değil. Nedeni, çocukluk döneminde yetersiz protein alımı nedeniyle pankreasın gelişememesi.

Araştırmalara göre, hamilelik veya ergenlik döneminde yeterli beslenemeyen bireylerde pankreas küçük kalıyor ve bu da insülin üreten hücre rezervinin düşük olmasına neden oluyor.

Tanı koymak neredeyse imkansızdı

Bu hastalık ilk kez 70 yıl önce tanımlanmış ancak 1985’te geçici olarak Dünya Sağlık Örgütü tarafından kabul edilmesine rağmen 1999’da yetersiz veri nedeniyle sınıflandırmadan çıkarılmıştı.

2005 yılında global sağlık toplantılarında bu hasta grubuyla ilgili dikkat çeken anlatımları dinleyen Dr. Hawkins, hastaların ne tip 1 ne de tip 2 diyabet belirtileri gösterdiğini fark etti. Tip 1’e benzeseler de insülin tedavisine yanıt vermiyorlar, tip 2 gibi obez de değillerdi.

Yapılan araştırmalarda, bu bireylerin asıl sorununun insülin direnci değil, insülin salgılamada ciddi yetersizlik olduğu ortaya kondu. Bu da tedavi yaklaşımlarının kökten değişmesi gerektiğini gösterdi.

Uluslararası kongrede alınan tarihi karar

Ocak 2025’te Hindistan’da düzenlenen uluslararası toplantıda, çok sayıda ülkenin temsilcileri bulgularını sundu. Toplantıya Amerikan Diyabet Derneği ve IDF yöneticileri de katıldı. Uzmanlar, malnütrisyona bağlı diyabetin ayrı bir tür olarak tanınması gerektiği konusunda oy birliği sağladı.

Aynı yıl Bangkok’ta düzenlenen IDF Dünya Diyabet Kongresinde bu karar resmiyet kazandı. IDF Başkanı Prof. Dr. Peter Schwarz, tip 5 diyabetin tanınmasının yanı sıra, iki yıl içinde tanı ve tedavi kılavuzları oluşturulacağını açıkladı.

20 milyondan fazla kişi etkileniyor ama çoğu teşhis alamıyor

IDF’nin açıklamasına göre, dünya genelinde 20 ila 25 milyon kişi tip 5 diyabet ile yaşıyor olabilir. Ancak resmi tanı ve tedavi protokollerinin olmaması nedeniyle bu kişiler doğru teşhis alamıyor ve genellikle tanıdan sonraki ilk yıl içinde hayatını kaybediyorlar.

Hastalık, tüberkülozdan daha yaygın ve HIV/AIDS kadar sık görülmesine rağmen, bir ismi bile olmaması, tedavi çabalarının önünde en büyük engeldi.

Ad kondu, sıra tedavi rehberinde

Yeni oluşturulan Tip 5 Diyabet Çalışma Grubu, önümüzdeki iki yıl içinde hem teşhis kriterlerini hem de uygulanabilir tedavi seçeneklerini belirleyecek. Bu süreci, Dr. Hawkins’in de eş başkan olarak yöneteceği açıklandı.

“İsim koymak sadece bir sınıflandırma değil, bir hayat kurtarma adımıdır” diyen Dr. Hawkins, bu tanımanın yeni araştırmaların, ilaçların ve farkındalık kampanyalarının önünü açacağına inanıyor.

Exit mobile version